DHA’da yer alan habere nazaran, belediye gruplarının karadan ve denizden yaptığı paklığa karşın kirliliğin önüne geçilemiyor. Kuruçeşme, Arnavutköy kıyılarındaki pet şişeler, hazır besin ambalajları ve tahta kesimleri üzere atıklar denizi adeta çöplüğe çeviriyor. Etraf sakinleri, akıntılar ve yağmur nedeniyle çöplerin bu etrafta toplandığını ve kirlilik yarattığını belirtiyor.
“PANDEMİDE BURADA YUNUSLAR YÜZÜYORDU; ÇÖPLERE BAKIN HER ŞEY İNSAN İŞİ”
Tekne kaptanı Şükrü Sevimsavur, “Buradaki kirlilik Arnavutköy’den kanallardan gelen pisliğin denize akması nedeniyle oluşuyor. Temizleniyor lakin belirli bir müddet sonra yeniden birebiri oluyor. Denizanaları da pislikleri tutuyorlar. Temizlikçiler de burada tekneler var diye pek giremiyorlar. Karadaki temizlikçiler temizliyor lakin yeniden sonuçta birebir. Akıntı, hava kaideleri ve insanlarımız da büyük bir faktör. Denizlerimizi temizledikten sonra kirletmemek gerekiyor. Pandemi vaktinde da ben buradaydım. Pandemi vakti denizlerimiz tertemizdi. Betonların ortasından çiçekler çıkmıştı. Denizde yunus balıkları vardı. Her şey tekrar insan. Şuradaki çöplere bakın daima insan işi. Doğal iş değil yani” dedi.
“BAZEN AKINTIYLA İLGİLİ ÇÖREKLENME OLUYOR”
Dursun Özgül ise, “Buradaki görmüş olduğunuz kirlilik yalnızca akıntıyla ilgili olan yağmur yağdığında taşan derelerin, pisliği akıntının olmadığı yerlere getirmesidir. Bunu da belediye temizliyor. Araçlarıyla gelip alıyorlar. Bazen aykırı akıntıyla pak olur. Bazen de akıntıyla ilgili çöreklenme olur” diye konuştu.
