Sedat Kaya / YENİÇAĞ
Tansiyonu, tansiyonu, heyecanı yüksek bir maçtı.
Beşiktaş da, Galatasaray da birinci dakikalarda temkinli futbolu tercih edince alanda uğraş çok fakat durum azdı.
Bu sert çaba nedeniyle iki kadroda çok fazla pas yanılgısı yaptılar.
İlk 20 dakikada kalecilere top gelmedi dersek yeridir.
Herkes sessiz kalınca gözler yıldızlara çevrilir ve büyük maçlarda büyük futbolcular klasını konuşturur.
O büyük futbolculardan biri Galatasaray’ın Arjantinli skoreri İcardi’ydi.
19. dakikada attığı golü tekrar tekrar izleyin.
Sağ kanatta Rashica daha topla buluşmadan, İcardi ok üzere Beşiktaş cezaalanına girdi, Rashica’ya adeta ” önüme at” dedi. Önüne gelen topu da tek vuruşla Beşiktaş ağlarına gönderdi: 0-1
Akıl dolu derslik bir goldü.
Üstelik İcardi bunu sık yapıyor.
10 gün evvel Alanyaspor deplasmanında da emsal bir gol atmıştı. Mertens daha topla buluşmadan İcardi yeniden ok üzere fırlamış ve tabelaya ismini yazdırmıştı.
Alkışlamamak elde değil.
İşin enteresan tarafı Birinci 45 dakikada Galatasaray’ın Beşiktaş kalesine attığı tek şut buydu, o da gol oldu.
O ana kadar rakip kaleye gitmekte zorlanan Beşiktaş, o andan itibaren oyunda üstünlüğü ele geçirdi.
Siyah Beyazlılar bilhassa kanatlardan Galatasaray savunmasını zorlamaya başladılar.
Aboubakar ağır markaj altında sessiz kalırken, Raymond ve Cenk de eski maçlara oranla etkisizdi.
Buna karşın Beşiktaş yeniden de tehlikeler yaratırdı. 31.dakikada Cenk kafayı güzel vursa beraberlik erken gelecekti.
Cenk’in yapamadığını 35.dakikada Roman Saiss yaptı. Savunmadan çıktı, konuma girdi ve harika bir baş şutuyla gayesi buldu:1-1
Dk. 35 Roman Saiss savunmadan çıktı, cezaalanına girdi, Masuaku’nun ortasına âlâ yükseldi ve mükemmel bir baş vuruşuyla beraberliği sağladı:1-1
Bu birinci yarının skoruydu.
İkinci yarıda oyunun rengi değişti.
Beşiktaş bilhassa sağ kanattan geliştirdiği ataklarla Galatasaray’a ağır baskı kurdu.
Siyah Beyazlılar Aboubakar’ı topla buluşturmaya başlayınca, tehlikeli olmaya başladılar.
Öyle ki, Aboubakar 2 dakikada 2 net durumu değerlendiremedi.
Ama gol adeta geliyorum diyordu.
Yoğun baskı Galatasaray’ı yanlışa zorluyordu.
O yanılgıyı 58. dakikada Oliveria yaptı. Portekizli’den topu kapan HacıAhmetoviç şık bir şutla faturayı kesti: 2-1
Yenik duruma düştükten sonra Galatasaray gol aramaya başlasa da Beşiktaş savunması buna müsaade vermedi.
Siyah Beyazlılar rakiplerini öylesine marke ettiler ki, Galatasaray’ın 90 dakika boyunca Beşiktaş kalesine çektiği şut yalnızca 3’tü.
Lider bu dönem bu kadar durum kısırlığı yaşamamıştı.
Ve son dakikakilarda bir diğer büyük futbolcu çıktı sahneye.
Abuobakar.
Kamerunlu yıldız gençliğinde Brezilyalı Ronaldinho hayranıydı.
Lakabı da “Ninho”ydu.
Abubakar 90+3’de o denli bir gol attı ki, tahminen de Brezilya’da Rinaldinho’nun kulakları çınladı. Sağ çaprazda adeta sıfırdan topu Galatasaray kalesinin tavanına çaktı: 3-1
Beşiktaş bu haklı galibiyetle yalnızca kendisinin değil Fenerbahçe’nin de şampiyonluk umutlarını artırdı.
Çünkü başkan Galatasaray şu anda tepede yalnızca 3 puan önde.
Sarı Kırmızılılar sakın hakemde falan mazeret aramasın, koskoca 90 dakikada neden yalnızca 3 şut attılar, ona baksın.
