İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener, 28 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci çeşidi için ziyaretlerine devam ediyor. Akşener, bugün İstanbul’un Bakırköy ilçesinde bulunan Seçim Uyum Merkezi’ni ziyaret etti.
Meral Akşener, Bakırköy’de, “Fakirsen daha fakirleşirsin, AK Partili zenginsen daha da zenginleşirsin. Senin çocuğun işsizken öbürlerininki varlıklı olur. Sen mutsuz yaşarken, evladın mutsuz olurken bir avuç varlıklı daha zenginleşir. Bunların önüne geçmek için 13’üncü Cumhurbaşkanını Sayın Kılıçdaroğlu olarak daima birlikte seçeceğiz.” dedi.
“TANIDIĞINIZ KİM VARSA ARAYACAKSINIZ”
Ziyaretinde evvel vatandaşlarla sohbet eden Akşener, vatandaşlara etraflarındaki insanları ikna etmeleri gerektiğini söyledi. Akşener, “Biraz önce bulunduğumuz yerde nerelisiniz dedim, ‘İstanbulluyum…’ sonra İstanbul dışında nerede akrabanız var, ‘Denizli’ dedi hanımefendi, o vakit Denizli’de bildiğiniz, tanıdığınız kim varsa arayacaksınız, temel problem bu. İki oy kullanılacak. Bir Sayın Kılıçdaroğlu’na, bir Sayın Erdoğan’a, onun için de Sayın Kılıçdaroğlu’na oy istenilecek. Yani karmaşık bir şey de ortadan kalktı” dedi.
Akşener, şunları söyledi:
“2,5 MİLYON BÜYÜK BİR SAYI DEĞİL, 84 MİLYON İÇİNDE”
Akşener, 14 Mayıs seçimlerinde Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile Recep Tayyip Erdoğan ortasındaki oy farkının kapanabileceğini belirterek şunları söyledi:
“2,5 milyon büyük bir sayı değil, 84 milyon içinde. İster AK Partili ister öbür bir partili, her birinden ders alacağız. Her bir seçmen hangi görüşte olursa olsun velinimettir. Biz talep edeniz. O seçmenin oyunu talep ediyoruz. Hasebiyle oyunu verinceye kadar her türlü nazını yapacaktır, biz ona hazır ol da duracağız. Her bir arkadaşımızın, her bir seçmenin gönlünü edeceğiz, gönlünü alacağız ve seçimden sonra da unutmayacağız onları. Bu kutuplaşma siyaseti bu seçimde başarılı olundu, bu kutuplaşma siyasetinin dışına çıkarabilirsek, 3 yıldır bir şey yapmaya çalıştım; seçmen velinimettir. Seçmen velinimettir konusunu seçmene inandırdığımız andan itibaren seçmen oyunu kimlik siyasetleri üzerinden değil, bana hangisi daha uygun hizmet eder üzerinden oy verir. Bunu yapacağız. Ben meskenime dönsem, benim oyumu istemeye geliyor olsanız kök söktürürüm zira o denli olması gerekir. Seçildin bitti yok, seçilmek için uğraş seçildikten sonra da o seçmeni tekrar velinimet bilmek, temel olan o.”
“ARADA ÇOK BÜYÜK BİR SEÇMEN FARKI YOK”
“Evet tekrar, yine beraberiz. Öncelikle ben Bakırköy’e çok teşekkür ediyorum, üzerine düşeni yaptı. Lakin yüzde 8 oranında seçime katılmamış kardeşimiz var. Artık biz önümüzdeki pazar günü seçime gidiyoruz, iki bireye oy kullanacağız; birisi Sayın Kılıçdaroğlu birisi Sayın Erdoğan. İşimiz kolay. Millet İttifakı’nın tüm partileri güçlerini sandık başında birleştirmişti bugün daha da uygun bir biçimde birleştirdi sonuç itibariyle sandık başında toplanan tüm bilgiler CHP’nin genel merkezinde buluşacak, oradan eksik gedik tek elden söylenecek ve bizler gidereceğiz.
Sadece 2,5 milyon seçmene ulaşmamız gerekiyor. Ortada çok büyük bir seçmen farkı yok. O nedenle Sayın Kılıçdaroğlu’nu 13’üncü Cumhurbaşkanımız seçtirmek mümkün ve sahiden kolay. Bir eksiğimiz var, diyelim sen patronsun 5 kişi çalışıyor, işçilerinle konuşacaksın, onların aileleriyle konuşacaksın. Diyelim sen işçisin patronunla, arkadaşlarınla konuşacaksın. Denizli’de akraban mı var onlarla konuşacaksın. Kocaeli’nde dostun, arkadaşın mı var onlarla konuşacaksın. Yani mikro çalışma yapacağız. Ben bugün burada sizleri göreyim nasıl çalışıyorlar diye geldim. Partiler bir ortaya gelince nasıl bir sistem oluşuyor onu görüyorum. Ondan sonra buradan Güngören’e gidiyorum derin yoksulluk çalışmaya. Yani ne demek istiyorum, buzdolabını açtığında içinde peynir olmayan, yalnızca mercimek çorbası olan, yağ olmayan, çocuğuna yedirmek mecburiyetinde kalan ailelerin konutuna gidiyorum. O insanların kaygısını dinlemeye gidiyorum.”
“SEÇİLMİŞ ARKADAŞLARIMA TALİMATIMDIR, MİLLETVEKİLİ SEÇİLDİNİZ, SEÇMENİNİZİ UNUTURSANIZ YANIMDAN DEFOLUP GİDİN”
“Özellikle rica ediyorum sizden; YETERLİ Partililere talimatımdır, öbür siyasi görüşlerden olanlardan da ricamdır. Şu parmağı sallayarak, göstererek konuşmak hal koymak yok. Seçmen velinimettir. Hangi görüşte olursa olsun karşısında selam duracaksınız. Onun oyunu almak için seçmeninin karşısında selam duracaksınız. Seçilmiş arkadaşlarıma talimatımdır, milletvekili seçildiniz, seçmeninizi unutursanız yanımdan defolup gidin. Size oy verenlerin vebalini taşıyacaksınız. O oyları helale çevireceksiniz, layık olacaksınız.”
“SEN MUTSUZ YAŞARKEN, EVLADIN MUTSUZ OLURKEN BİR AVUÇ VARLIKLI DAHA ZENGİNLEŞİR”
“İYİ Partililere talimatım, başka siyasi partilere de ricamdır; her bir arkadaşınızın, dostunuzun, komşunuzun karşısına geçecek onu ikna edeceksiniz, rica edeceksiniz, gönlünü kazanacaksınız, gönlüne gireceksiniz, buyruk kipi kullanmayacaksınız, üstten davranmayacaksınız, kutuplaşmaya uymayacaksınız. Allah’ın nasibi, inşallah sizlerin çabası, hepimizin çabasıyla 13’üncü Cumhurbaşkanı Sayın Kılıçdaroğlu seçilecek. Problem Sayın Erdoğan falan değil sorun bu ucube sistemdir, şayet 13’üncü Cumhurbaşkanını Sayın Kılıçdaroğlu seçersek Meclis ve yürütme farklı yerlerde olur. İstikrar ve denetleme düzeneği işler, hukuk işler. Dolayısıyla da parlamenter sisteme başta AK Partiler olmak üzere birlikte geçeriz. Zira bu kadar büyük bir gücün hem Meclis hem Cumhurbaşkanlığı makamını almış olması bu ucube sistemin ebediyen devam etmesine sebep olur. Yoksulsan daha fakirleşirsin, AK Partili zenginsen daha da zenginleşirsin. Senin çocuğun işsizken öbürlerininki varlıklı olur. Sen mutsuz yaşarken, evladın mutsuz olurken bir avuç güçlü daha zenginleşir. Bunların önüne geçmek için 13’üncü Cumhurbaşkanını Sayın Kılıçdaroğlu olarak daima bir arada seçeceğiz.” (ANKA)
