Akşener, siyasi partilerin herkesin oyuna talip olduğu bir seçime gidildiğini belirterek, seçimlerin seçmenin bayramı olduğunu söyledi. Lakin, seçim atmosferinin cenge benzettiğini ve bu durumun yanlış olduğunu tabir etti. Akşener ayrıyeten, 14 Mayıs seçimleri çalışmaları kapsamında Balıkesir’de de yurttaşlara seslendi.
Akşener, ziyareti sırasında şunları söyledi:
“GRUBU OLAN BİR SİYASİ PARTİNİN GENEL LİDERİYİM VE İKTİDAR OLMAYI ÇOK İSTİYORUM, DİLEK EDİYORUM”
“Seçmen velinimettir. Ben kümesi olan bir siyasi partinin genel lideriyim ve iktidar olmayı çok istiyorum, istek ediyorum. Seçimin getirdiği bir mecburilik var, küme halinde gidiliyor, ittifaklar mecburî hale geldi. Artık 3 ittifak halinde gidiliyor. Siz bu ittifakların içinde bulunan siyasi partilerden hoşunuza giden, sıkıntılarınıza tahlil ürettiğine inandığınız bir partiye oy vereceksiniz. Yapılan iş bu kadar. Burada özne sizsiniz.
“BİZ, GÜYA SEÇİME DEĞİL DE CENGE GİDİYORUZ, ALLAH ALLAH NİDALARIYLA… SEÇMENİN BAYRAMIDIR SEÇİMLER”
Evet bir seçime gidiliyor, bu seçimle ilgili siyasi partilerin herkesin oyuna talip. Lakin üzüldüğüm bir şey var doğrusu, o da şudur; biz güya, seçim seçmenin bayramıdır, seçime değil de cenge gidiyoruz, Allah Allah nidalarıyla. Bunu çok yanlış bulduğumu kederle karşıladığımı söz etmek isterim. Seçmenin bayramıdır seçimler. Bizim de sizin tarafınızdan tartıldığımız, kimimize ‘Sen haydi bakalım bizim avukatımız olacaksın muhalefet oldun’ kimimize de ‘Hadi bakalım bize hizmet edeceksin sen de iktidar oldun’ dediğiniz ve bizim siyasetçi olarak buna itiraz edemeyeceğiz, etmememiz gereken zira bu sizin buyruğunuz oluyor, ona nazaran pozisyon almamız gerekiyor.
Ben seçim dışında bu türlü bir çatının altında bugüne kadar propaganda yapmamışımdır. Dükkan dükkan gezdim, Van’da üç ilçeyi gezdim. O dükkanın içine girdiğim andan itibaren ne kendi partimi övdüm ne de bir öteki partiyi yerdim. Zira orası propaganda yapmak yeri değildi dinleme yeriydi.
Sizin oyunuzu almak üzere hizmet etmek ve proje üzerinden rekabet ettiğimiz sizin de o çerçeve içinde not verdiğiniz bir seçim olsun. İnşallah öteki şaibelerin konuşulmadığı, sizin hür iradenizle sandığa oyunuzu attığınız ve çıkan oyun da bizim için baş göz üstüne olduğu bir seçim olur diye dua ediyorum. Bu seçimin bu türlü yürümesi için de hem sandıklar açısından hem bu lisanın düzelmesi açısından üzerimize düşen uğraşı yapacağız demektir.
“7 YAŞINDA BİR TORUNUM VAR, YÜKSEK SESLE KONUŞTUĞUM VAKİT, DİYOR Kİ ‘BABAANNECİĞİM BUYRUK KİPİYLE KONUŞMA LÜTFEN”
Her argümanlı siyasetçi üzere bu seçimi biz alırız, Sayın Kılıçdaroğlu’nu 13’üncü Cumhurbaşkanı olarak seçeriz. Ondan sonraki fasılda dedim ki ben şahsen kendim çalışacağım bu bölgede zira çok şey değişti Türkiye’de. Yalnızca Kürtler ve Türkler manasında söylemiyorum, gençler ve yaşlılar manasında da söylüyorum. Çok şey değişti. 7 yaşında bir torunum var benim, bağırdığım, yüksek sesle konuştuğum vakit, diyor ki ‘Babaanneciğim buyruk kipiyle konuşma lütfen.’ Ben ona lütfen diyecekmişim. Ben babamın yanında, anamın yanında bacak bacak üstüne atmadım hayat uzunluğu. Oradan buraya geldik bütün bunları anlamamız lazım. Yalnızca etnik aidiyetten bahsetmiyorum.”
